5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN
Tarih: 5.04.2020 | Okunma Sayısı: 1062

Kıymetli Meslektaşlarım, 

Öncelikle tarih boyunca hak ve özgürlükler mücadelesi vermiş tüm meslektaşlarımın 5 Nisan Avukatlar Gününü Kutluyorum. 

Malumunuz olduğu üzere Covid-19 Salgını nedeniyle ülke ve millet olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Bu olağanüstü dönemi milli birlik ve beraberlik içerisinde en kısa zamanda atlatacağımızdan şüphemiz yoktur. Bu vesile ile öncelikle daha fazla can kaybı yaşanmadan salgın illetinden kurtularak sağlıklı yarınlara ulaşmayı temenni ediyoruz. Ayrıca bu zorlu günlerde gecesini gündüzüne katarak tüm ülkemizin sorumluluğunu alarak fedakarca çalışan başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere kolluk kuvvetlerimize, zorunlu ihtiyaçlarımızı gideren tüm çalışanlarımıza, illerimizdeki gerek mülki gerekse idari tüm yetkililerimize sonsuz şükranlarımızı iletiyoruz.

Yine söz konusu salgın nedeniyle bizler için birlik ve beraberlik haftası olarak değerlendirebileceğimiz 1-7 Nisan Avukatlar Haftası etkinliklerimizi iptal etmenin ve yine bizler için anlamını tarif edemeyeceğimiz bir gün olan 5 Nisan Avukatlar Günü’nü de böylesine sakin geçirmenin burukluğunu yaşadığımızı ifade etmek isteriz. 

Sivas Barosu’nun saygı değer mensupları;

Bilindiği üzere, yargı erkinin işleyiş şekli, Anayasa Mahkemesi ve Yüksek Mahkeme içtihatları ile gerek Adalet Bakanlığı ve HSK gerekse Türkiye Barolar Birliği’nin kararları ve idari işlemleri ile belirlenmektedir. Yargının gündelik işleyişine dair İçtihat hukuku ile oluşan kararlar elbette hayati önem kazanmaktadır. Özellikle, kanunların doğru yorumlanması da bu minvalde çok önemlidir.

Yargının işleyiş haritası ise mahkeme kararları yanında genellikle “yargı reform strateji belgeleri” ile şekillenmektedir. Bu nedenle yargının kurucu unsuru bağımsız savunmayı temsil eden biz avukatlar için de reform hareketleri son derece önemlidir. Zira: 

  Yargı Reformları, Avukat Olmadan Hedefe Ulaşamaz

Özetle en son açıklanan yargı reformu strateji belgesinin amaçları şöyledir:
Yargılama faaliyetlerinin hızlandırılması,
Yargıya olan güvenin artırılması,
Mesleki faaliyet anlamında iyileştirilmelerin yapılarak, yargılama faaliyetinde Avukatların daha etkin rol alması,
Gerek özlük gerekse mesleki gereksinimlere cevap verecek hukuki düzenlemelerin yapılması vb.

Değerli meslektaşlarım,

Şunu çok iyi biliyoruz, haklar, ödevler, sorumluluklar ve özgürlükler; insanoğlunun toplumsal ve bireysel anlamda yaptıkları mücadeleleri ile şekillenmiş, devlet mekanizması da hukuk devleti önceliğinde, gerekli yasal ve hukuki güvenceleri düzenlemiştir.

Bir hak savunucusu ve talepçisi olarak avukatların, 1136 sayılı kanunun 2. maddesinde ifade ettiği üzere, Avukatlığın amacı; “hukuki münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır.” Bu nedenle avukatlık mesleği Demokratik düzenin hukuka uygunluğu adına hayati önemdedir. Buradan hareketle, avukatlık mesleğini, sadece, yargı işleyişinin vazgeçilmez unsuru olması, mesleğimizin tanımı ve tasviri için yeterli değildir. 

Avukatlar ve Barolara, sadece mahkemelerde hak savunuculuğu yapmak, dava takip etmek, vekillik icra etmek, sözleşme düzenlemek, savunma geliştirmek vb. gibi alanlardan çok daha fazlası görev olarak yüklenmiştir.

Bir anlamda, avukatlar ve barolar, daha fazla sosyal olmak; duruş sergileme, sivilleşme, haklar – ödevler – özgürlükler üçlemesinde sosyal ve bireysel denetim, sorgulama, demokratikleşme taleplerini iletme, bu talepleri sahiplenme, hukuk devletini asli savunuculuğu yapma, hak hakemliği gerçekleştirme, idari anlamda da sosyal denetim ve yönetim mekanizmalarını canlı tutma, idarelerin hesap verilebilirlik, hukuka uygunluk denetimini kamuoyuna açmak gibi, sosyal ve hukuki anlamda girişimlerde de asli unsur olmak durumundadırlar.

Başka deyişle, avukatlar, demokratikleşme ve hukuk devletinin temellendirilmesi sürecinin, bağımsız, serbest, hür temsilcileri ve asli unsurudur. Bu yeni misyon, hukuk alemi içinde, avukatlara ve Barolara, sosyal denetim ve sosyal-bireysel talepleriyle hukuk devletini şekillendirme ve devleti hukukileştirme misyonunu vermektedir.

Bu anlamıyla, 

Yargı Reformları, Avukatlar ve Baroların misyonuna uygun şekillenmelidir. 

Bu gelişim seyrini göremeyen stratejik modeller, ilerleme kaydedemez. 

Avukatlar ve Barolar, yargının serbest çalışan destekçileri, yardımcıları olarak algılanma önyargısını artık kabul etmemeli ve bu redde uygun reform hareketleri hayata geçirilmelidir.

Sevgili Meslektaşlarım,

Bilindiği üzere uzun yıllardır uygulamada hayat bulan Zorunlu müdafilik/vekillik ile “herkese avukat” ilkesi kapsamında süre gelen süreçte savunmanın etkinliği artırılmak istenmiş ancak bu etkinlik gerçekleştirilmeye çalışılırken, maddi olarak karşılığı yeterince geliştirilememiştir. Zira yıllardır bu görevlendirmelerden kaynaklı ücretler asgari ücret tarifesinin çok altında kalmıştır. 

Bir taraftan mesleki çalışma alanımızın daralması diğer taraftan Zorunlu müdafilik/vekillik avukatlık mesleğini “yargının yardımcı elemanı” pozisyonuna sokmaya adaydır. Bu durumun kabul edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle Avukatlık Mesleğinin önemi ve Meslektaşlarımızın harcamış olduğu özverili mesai dikkate alınarak söz konusu görevlendirmelerden kaynaklı ücretler hakkında Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi seviyesine çıkarılmak suretiyle acilen yasal düzenleme yapılması gerekmektedir. 

Yine bir taraftan CMK dan kaynaklı görevlendirmelere nazaran hatrı sayılır ücret farkı olacak şekilde Zorunlu Arabuluculuk ücretlerinin karşısında; zorunlu müdafilik/vekillik görevlendirmelerinin maddi gücü yeterli olanları dahi kapsamasına rağmen, görev karşılığı yeterli ücretin verilmemesi; diğer yandan da maddi imkânı olmayanlara adli yardım görevini icra eden vekillere asgari ücret seviyesinde ücret verilmesi dikkate alındığında birbirleriyle çelişen avukata erişim yollarına örnektir. Bu düzenlemelerden CMK dan kaynaklı görevlendirmelere ise amaca ulaşmakta eksiklik ve çelişki içerdiği gibi, angarya uygulamalarını çağrıştırmaktadır. Bu nedenlerle de acilen CMK dan kaynaklı olarak yapılan müdafi/vekil görev ücretlerinin asgari ücret tarifesi seviyesine çıkarılması elzemdir.

Yargıya Güveni Artıracak ve Yargıyı Hızlandıracak Formül; Avukatı sisteme entegre etmek veya etkin Avukatlıktır. 

Avukatın belge ve bilgi temininde hala engeller varsa, bu engeller yargının diğer unsurlarını ve bürokrasiyi ilgilendirmiyorsa, avukatın dosya inceleme hakkı engelleniyorsa, bilgi edinme hakkı kanunu avukata verilecek bilgiyi kapsamıyorsa, avukatın yazdığı dilekçe işlerin takip edilmesi adına yeterli görülmüyor üstüne avukatın bizatihi kendisi isteniyorsa, davaların taahhüt edilecek sürede tamamlanması nasıl mümkün olacaktır. Bu sebeple Avukatlık Kanunundan kaynaklı olarak kullanılan yetkilerin kısıtlanmasının kabul edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Bu doğrultuda Avukata delil toplama hakkı hususunda acilen yasal düzenlemenin hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Hukuk Fakültesi sayısının artmasına paralel olarak Avukat sayısının artması Avukatlık Mesleğinin kalitesine zarar vermemesi için acilen yasal düzenlemelerle tedbirlerin alınması gerekmektedir.

Yine yakın zamana kadar uygulamada Avukatlar; serbest, kamuda memur statüsünde ve sözleşmeli kamu personeli olarak çalışmakta idi. Ancak son dönemlerde ipotek avukatlığı, duruşma avukatlığı, yetki belgesi avukatlığı, bağlı çalışma sistemi gibi yeni çalışma şekilleri meslek hayatımıza girmiştir. Avukatlığın çalışma biçimleri kontrolsüzce, hukuki altyapısı tamamlanmadan farklılaşmaktadır. Bu da mesleğimize gün ve gün zarar vermektedir.

İzah edilenler çerçevesinde mesleğin her geçen gün artarak devam eden bu sorunlar kütlesi ile mücadele etmek için acilen Yeni bir avukatlık mevzuatına ihtiyaç vardır.

Ayrıca Avukatlık kanunu ve meslek ilkelerinin yenilenmesi ihtiyacının yanında, bir meslek reformuna da ihtiyaç vardır. Sadece yasal düzenleme değil; mahkeme kararlarıyla şekillenen meslek literatürünün, modern bir anlayışla tanımlanması, mesleğin sosyal ve hukuki alanlarda konumlanması üzerine ciddi projeler üretilmesi, yargısal etkinlik modelleri ve yeni sosyo-hukuki rollerin karşılanacağı külliyen bir meslek felsefesi ve siyaseti de üretilmelidir.

Değerli Meslektaşlarım, son olarak

Ülkemiz, her gün acı haberlerle sarsılmaktadır. Terörizmin, salt kanlı eylemlerle kendisini gündelik hayatın bir parçası olma çabası, bir algı stratejisi olmanın yanında, uluslararası alanda dünyayı kendi yöntemleri ile şekillendirme çabası olarak da değerlendirilebilir. Bu nedenle Devlet Savunma Mekanizmamız Terörist oluşumlar ve terörizmle mücadelede, askeri ve inzibati tedbirleri en geniş imkânlarla seferber etmiş ve etmeye de devam etmektedir. 

Terörizmin, bir taraftan ülkemizin bek’a sorunu olduğu aşikarken. diğer taraftan demokratik hayatın, çok sesliliğin, farklılığın izolesi olmasında duraksama yoktur. Ancak Hak ve Özgürlüklere saygılı davranıp bu öğelerin önemini izah ederek ve bu öğeleri perde olarak kullananlara dikkat çekerek terörü bu topraklardan, ülkemizin kırsalından, şehirlerinden, sokaklarından ve sınır ötesinden silmek en önemli milli meselelerimizdendir.

Bu vesileyle, bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz.

Ayrıca görevi başında ebediyete uğurladığımız tüm meslektaşlarımız ve hukukçularımız ile Baromuz mensubu olup da şuan aramızda olmayan meslek büyüklerimize tekrar rahmet diliyor bir kez daha tüm meslektaşlarımızın 5 Nisan Avukatlar Gününü kutluyoruz.

Sevgi ve Saygılarımızla

Sağlıklı Günler dileriz. 

Av. Hacı Yılmaz DEMİR

         Sivas Barosu Başkanı

ETKİNLİK TAKVİMİ

27.01.2025
AV. FATİH SEVİM
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.